Close
Close

Sepetinizde ürün bulunmuyor.

Innsbruck Gezi Rehberi – Tirollerde Bir Kayak Şehri

Innsbruck Gezi Rehberi – Tirollerde Bir Kayak Şehri

 

Innsbruck Gezi Rehberi

İlk yıl Frankfurt’ta oturduğumuzdan olsa gerek, biz bu Avusturya Alpleri ve Bavyera coğrafyasını tam anlayamamışız, tanıyamamışız ve haliyle doya doya yaşayamamışız!

Münih’e taşınmamızla birlikte, çok şeyler değişti ve biz de Avusturya Alpler, Bavyera ve çevresine fazlaca ilgi duymaya başladık. İlk ay Almanya’nın mesire yeri olarak geçen Bodensee’de 3 gün geçirmek yetmedi ve ikinci gezimiz Avusturya’nın Tirol bölgesine oldu.

Innsbruck’a giderken yaklaşık 1 günümüzü ayırdığımız, kayıtlara Warner Bros kalesi olarak geçmiş, esas adı Neuschwanstein Kalesi olan pek masal gibi olan bu kaleyle ilgili yazımızı buradan okuyabilirsiniz.

Gelelim Innsbruck Gezi Notlarina!

 
Gitmeden Önce:

Innsbruck, Avusturya’nın Tirol bölgesinin merkezi olarak geçiyor ve kış turizmi (özellikle kayak pistleri) ile ünlü fakat biz yaz haline de bayıldık! Yaz – kış gidebilir, kışın kayak – romantizm – şarap üçlüsüyle kendinizi şımartabilir, yazın da çevresindeki göllerde yüzebilir, bitmek bilmeyen yeşilliğin keyfini çıkartabilir ve tabii ki parklarında yayılıp şarap içebilirsiniz.

Açıkçası gitmeden önce Innsbruck’un bu kadar güzel bir şehir olduğunu bilmiyorduk ve fazla araştırma yapmadan, ‘ne çıkarsa bahtımıza’ diyerek gittik. Bahtımıza çok güzel şeyler çıktı, o kısma geleceğiz!

Normalde bu kadar sevdiğimiz ve özellikle doğası bu kadar harika olan bir şehrin en az bir Salzburg, Graz kadar popüler olmasını beklerdik açıkçası. Ya henüz keşfedilmemiş ya da keşfedilmiş ama biz fark etmemişiz. Bu kısımdan emin değiliz.

Lanser See
Ulaşım:

Biz Münih’ten trenle gittik. Sizin İstanbul’dan geleceğinizi düşünerek yazalım; maalesef henüz Türkiye’den Innsbruck’a direkt uçuş yok. Viyana’ya ya da Münih’e uçabilir, bu şehirlerden trenle, otobüsle ya da araba kiralayarak kolayca Innsbruck’a ulaşabilirsiniz. Münih’ten trenle yaklaşık 1,5 -2 saat sürüyor. Viyana da 2-2,5 saat sürüyormuş. Viyana – Münih ve Innsbruck arası toplu taşıma seçeneklerine ve fiyatlarına bakmak için şu siteyi kullanabilirsiniz.

Aktarmalı gelmek isterseniz de en uygun Lufthansa’nın Frankfurt aktarmalı uçuşları gözüküyor. Onlara da bakabilirsiniz.

Şehir içi Ulaşım ise basit canlar, yürüyün! Şehir minicik olduğu için her yere kolayca yürüyebilir, yürümek istemediğiniz noktada otobüse binebilirsiniz. Kayak pistleri içinse teleferik kullanılıyor fakat bu kısma geleceğiz.

Konaklama ve Kaç gün kalmalı ve Pahalı mı? :

Innsbruck minik bir şehir. Daha doğrusu, bitmek bilmeyen dağları, yeşillikleri, yolları ve kayak pistleri var, fakat şehir merkezi dediğimiz ve sizin turist olarak gezeceğiniz yerleri minik.  Yaz zamanı geliyorsanız ve kayak yapmayacaksanız, 1 tam günü Innsbruck’a, bir tam günü de çevresindeki yerlere (Landsee gibi) ayırmak üzere 2 günlük bir plan yapabilirsiniz.

Kayak için geliyorsanız, kayak yapacağınız günler + 1 gün (şehri gezme) olarak planlayabilirsiniz.

Innsbruck’da oteller ve Airbnb evleri özellikle kışın pahalı oluyormuş. Şehirde otobüsle her yerden her yere gidebiliyorsunuz. O yüzden oteli en merkezde seçmenize gerek yok, toplu taşımaya yakın olup olmadığını öğrenin yeter. Biz bu sefer otelde kalmadık çünkü Innsbruck’ta akrabalarımız var ve bizi misafir ettiler. Burayı okurlarsa, Eylem, Salih ve bütün Innsbruck ahalisi Karakuş’lara selamlar ve kucak dolusu sevgiler ?

Pahalılık kısmına gelirsek, ortalama bir Avrupa şehri gibi diyebiliriz. Bir Berlin kadar ucuz değil, ama bir Zurih kadar da pahalı değil. Ortalarda bir yerde, pahalıya yakın bir seviyede seyrediyor. Yine de ucuz alternatifler çok, merak etmeyin.

Gezme Faslı:

Şimdi Innsbruck’a geldiniz ve şehrin dağların yamacında, karlı dağlar tarafından çevrelenmiş o romantik halini bir süre izlediniz, aslında bu bile yeterli ama gezilmesi gereken yerleri gezmeden, görülmesi gereken yerleri görmeden olmaz diyorsanız, buyrun! ?

Altstadt:

Şehrin ‘eski şehir’ kısmına zaten muhtemelen onlarca kez yolunuz düşecek, ama biz yine de yazalım dedik.

Şehri Google görsellerinde arattığınızda karşınıza çıkan, renkli renkli dizilmiş sıra evlerin olduğu ve aynı zamanda en işlek bölgesi burası.

Etrafındaki restoranlar bir hayli pahalı fakat kahve molası verebileceğiniz çok tatlı yerler var. Burada bir kahve içip, biraz fotoğraf çekip, ara sokaklara girip, şehrin dağlarla çevrili manzarasının tadını çıkartabilirsiniz.

Triumphpforte (Zafer Takı): Inssbruck’un sembollerinden birisi. Berlin Tor’un minik versiyonu gibi düşünebilirsiniz bu kapıyı. Çok hayranı varmış fakat bizi çok etkilemedi.

Dom Zu Sankt Jacob (St Jakob Katedrali): Altstadt’ta bulunan bu katedral, her Hristiyan şehrinin olmazsa olmazı. Mimariye ilginiz varsa içini gezip bol bol fotoğraf çekebilirsiniz, biz girmedik (durun, kardeşim ilginizi çeken bir yer yok mu!? demeyin. Geliyor!)

Stadtturm (Kule): Şehirleri tepeden izlemeyi seviyorsanız ve teleferikle teee uzaklara gitmek istemiyorsanız, fırsat ayağınıza geldi. Bu 30küsür metrelik kulaye çıkıp Innsbruck’u tepeden izleyebilirsiniz. Şimdi bize sorarsanız, bu şehrin olayı şehirden dağlara bakmak. Yani yukarıdan değil de aşağıdan bakmak. O yüzden biz çıkmadık, ama çıkanı da durduracak halimiz yok!

Goldon Roof – Altın Çatı

Goldenes Dachl (Altın Çatı): Bizimkiler altın varak yapar da Avusturyalılar eksik kalır mı! Bu eski şehrin tam ortasındaki altın çatı, şehir meydanında karşınıza çıkacak bir balkon çatısı. Bir balkonun tamamen altından yapılmış gölgeliği daha doğrusu. M.S. 1500’lü yıllarda İmparator’un gösterileri izlemesi için inşa edilmiş. Bir yerlerden tanıdık geldi mi?

Schloss Ambras-
Ambras Kalesi

Schloss Ambras (Ambras Kalesi): Şehir merkezinden yaklaşık 4-5 km uzaklıktaki bu kaleye yürümek isterseniz yaklaşık 1 saatte yürüyebilirsiniz. Diğer bir alternatif ise trenle gitmek. Trenle gitmek isterseniz yaklaşık 10 dakika sürüyor. Biz yürüyerek gitmeyi seçtik. Özellikle yaz zamanı kalenin etrafındaki parkı da gezebilirsiniz. Fakat kale ve park ikilisi için bu kadar yürümek istemiyoruz derseniz, şimdi başka ve daha güzel bir parkı ayağınıza getiriyoruz, buyrun Hofburg Sarayı ve bahçesi yani Hofgarten! Şehrin eski şehir bölgesine çok yakın olan bu bahçede oturmak 1-2 sene öncesine kadar yasakmış (çimler zarar görmesin diye) fakat artık izin vermişler ve yaz-kış bahçede gençler ve turistler bol bol zaman geçiriyor. Şehri gezerken yorulduğunuzu hissederseniz, buraya gelip çimlere uzanabilirsiniz (biz tabii ki böyle yaptık!)

Hofburg Sarayı

Nordkette: Esasen Innsbruck’ta Alp Dağlarının bir bölümü olan Nordkette’ye (kuzey zincirleri), finiküler ve teleferik kombinasyonuyla çıkabiliyorsunuz. Maalesef biraz tuzlu ve yaklaşık 29 Euro tutuyor. Ha tabi isterseniz 4 saatlik bir tırmanışla da buraya ulaşabilirsiniz. Ayrıca özellikle mimarları ilgilendiren bir ek bilgi olarak; istasyonlar Zaha Hadid imzasını taşıyor.

Cloud9: Burası merkezden teleferikle gidiş-dönüş 18 Euro’ya ulaşabileceğiniz bir İglo Bar! Düşünün ki, dağların ortasında karların içinde bir iglo-bar! Eğer kış zamanı geldiyseniz çok daha keyfini çıkartabileceğiniz bu bar, Cumaları hariç sabah 9 – öğleden sonra 4 arası açık ve cumaları da sabah 9 akşam 23 arası açık. Innsbruck’a yaz zamanı geldiğimiz için yeterince keyfini çıkartamayacağımızı düşündüğümüz ve gitmediğimize üzüldüğümüz tek yer burası oldu. Kokteylleriyle ünlüymüş, bizden söylemesi! Ayrıca gitmeden önce internet sitesini kontrol edin, bazen etkinlikler ve konserler de oluyormuş! Buyrun

Asya burada kesin bir şey istiyor!
Lans Gölü (Lanser SEE):

Her gezinin bir ‘en sevdiğimiz ve unutulmaz’ olan bir zamanı oluyor, Innsbruck’un da bizim için unutulmaz yeri bu Lans Gölü’nün çevresi oldu. Gitmeden önce Innsbruck’un çevresindeki göllerin çevresinin çok güzel olduğunu duymuştuk ve beklentimizin çok çok üstünde çıktı! Kayak yapamadık ama yazın gittiğimiz için göllerin keyfini çıkartabildik. ?

Lans gölü, esasen temizlenmiş ve plaj haline getirilmiş bir göl ve güneşli havalarda Avusturya halkı buraya yüzmeye geliyor. Girişi günlük 6 Euro fakat gölde yüzmek değil plajın içini gezmek ve fotoğraf çekmek, yahut barında oturmak istiyorsanız girişte para vermek zorunda değilsiniz (biz vermedik). İyi de yaptık, güzel de yaptık çünkü gölün çevresi inanılmaz güzeldi ve dönüşte Innsbruck merkeze kadar 10 km yürüdük. O yollar, o yeşillik, o huzur inanılmaz güzeldi. Aracınız yoksa buraya otobüsle de gelebilirsiniz. Şehirde herhangi bir noktadan otobüse binip ‘Lanser See’ durağında inmeniz yeterli. Yalnız otobüs saatlerine bakın çünkü her dakika otobüs yok ve dönüş otobüsünüze de önceden karar vermeniz gerekebilir.

Daha çok zamanınız varsa, bizim deneyemediğimiz ve adını çok duyduğumuz Natterer See’ye de gidebilirsiniz.

Yeme – İçme Faslı:

Innsbruck’ta yeme-içme diğer Avusturya şehirlerine oranla bir tık pahalı olsa da bütçeye uygun mekanlar var ve kendinizi ‘tourist trap’ yerlerden korursanız, gayet hesaplı yiyip-içebilirsiniz. Deneyip beğendiğimiz ve beğen-me-diğimiz yerlere buyrun;

Machete – Burrito Kartel: Meksika mutfağını seviyorsanız bu burrito mekanını sevme ihtimaliniz yüksek! Burrito + biraya 8 Euro ödemişiz ve pek beğendik. Öneririz diye not aldığımız ilk yer burası oldu.

My Indıgo

My Indigo: Avrupa’nın aslında birçok yerinde olan bu çok amaçlı ve vegan-dostu kafenin, ev yapımı vegan kurabiyerden, bitki çaylarına, domates çorbasına ve noodle’a kadar çok çeşitli bir menüsü var ve ortamı çok sempatik. Eski şehir bölgesinde olduğu için, çok rahat yemek yiyebileceğiniz ya da tatlı molası verebileceğiniz bir yer. Bir şubesi de Münih’te var fakat Innsbruck’takinin yanına yaklaşamaz ?

O kadar sevince bol bol fotoğrafını koyuyoruz 🙂 – My Indigo

Markthalle Innsbruck: Heh, pazar yerinde bir şeyler atıştırmayı ve lokallerin yediği şeyleri denemeyi istiyorsanız, bir nevi açık pazar yeri olan Markthalle’ye mutlaka gidin. Hem çok ucuza doyabilir hem de değişik tatlar deneyebilirsiniz. Bu arada Pazar günleri kapalı.

Invinum: Şarap tadım barı olarak geçen bu mekânı hiç beğenmedik. Şarap uzmanı falan değilseniz, bizce gitmenize gerek yok. Hem çok basık bir yer hem de atıştırmalıkları ve yemekleri oldukça pahalı. Burası sınıfta kaldı. Diğer bir sınıfta kalan yer ise, Viyana’da da çok ünlü bir şubesi olan Cafe Sacher oldu. Eski şehir meydanının tam ortasında olduğu için hem vıcık vıcık kalabalık hem de bu kadar popüler yerler bizi basıyor. Şöyle bir kafamızı uzatıp çıktık. Onun yerine hemen paralel sokağındaki ‘Cafe Bar Mustache’yi deneyebilirsiniz.

Biz daha önce Avusturya’da bulunduğumuz ve biraz uygun fiyatlı mekan arayışında olduğumuz için klasik Avusturya yemeklerinden hiç yemedik. Eğer denemek isterseniz, tafelspitz (geleneksel bir et yemeği, sığır etinden yapılıyor. Yanında haşlama sebzeler ve baharatlar geliyor), gulaş çorbası (bu tam Avusturya mutfağı değil ama bu coğrafyada çok tüketiliyor), Pfandl (yine bir et yemeği) ve Avusturya biralarını ya da kırmızı şaralarını deneyebilirsiniz.

Suları ise pek tabii musluktan içtik! Suya para vermeyin, Alplerin dibindesiniz, doldurun musluktan gitsin!

Çikolata almak isterseniz Maria-Theresien Strasse’de Kaufhaus var, içerisinde yüzlerce çeşit çikolata bulabilirsiniz. Fiyatları da turistik yerlere göre çok uygun.

KAYAK! :

Eminiz ki, bu yazıyı okuyanlar, Innsbruck’a yaz zamanından öte kışın gitmek istiyordur, malum kendisi çok çok ünlü bir kayak merkezi. Biz yazın gittiğimiz için, kayak yapmak mümkün değildi ama Innsbruck’ta yaşayan akrabalarımızdan (birinci ağız diyorlar) bloğa yazmak için bilgi aldık.

Innsbruck’ta 9 adet kayak merkezi varmış (çüş) ve bu merkezdeki pist uzunlukları toplam 270km civarında-imiş. Merkezler: Nordkette, Patscherkofel, Azamer Lizum, Muttereralm, Kühtai, Rangger Köpfl, Glungezer, Schlick 2000 ve Stubai Glacier-imiş. Axamer Lizum ise özellikle ilgili görüyormuş. Bu merkez şehirden 15km uzaklıktaymış ve toplu taşımayla da gidiliyormuş. Gittiğinizde snowboard dersi almak isterseniz yine buradaki Olympic Ski School’u öneriyorlar-imiş. Buyrun: http://www.nindl-ski.com/

Innsbruck ve çevresindeki kayak merkezleriyle ilgili daha detaylı bilgilere ulaşmak için şuraya da bakabilirsiniz. Hatta ve hatta bizim yerimize de kayın.

Bizim gözümüzden Innsbruck böyleydi. Her yönden çok sevdiğimiz, güzel ağırlandığımız, bizi güzel ağırlayan ve beklentimizin çok üzerine çıkan bir şehir oldu.

Gelecek gezilerimiz için bizimle kalın ?

O zaman yazıyı böyle kapatalım! 🙂

Sevgiler!

Biz Instagram’da ve Facebook’ta da varız ve bekleriz.

https://www.instagram.com/yoldabiblog/

https://www.facebook.com/yoldabiblog/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close